Würzburg Gezi Rehberi: Romantik Yol Rotasının İzinde – 3

Würzburg’un görülecek yerlere sahip olmasının en başında istisnasız bir “Romantik Yol” şehri olması yatıyor. Zaten birçok Bavyera şehrini diğer Alman şehirlerinden ayıran en temel özellik de bu oluyor. Köy, kasaba, şehir diye ayırmadan aklınıza gelebilecek tüm yerleşkeler sizi bir dönem filminin setine davet ediyorcasına fazlasıyla geziyi doyuracak anlara zemin hazırlıyor. Hal böyle olunca “Romantik Yol” rotası yapmak kaçınılmaz oluyor. Eğer hali hazırda paket bir rota önerisi almak isteyenler olur diye “Romantik Yol” ile ilgili size Rothenburg ob der Tauber ve Füssen şehirlerini de tavsiye ediyoruz. Rothenburg ob der Tauber zaten Würzburg gibi Romantik Yol’un kuzey şehirlerinden biri ve Würzburg’a çok yakın, Füssen ise 460 kilometrelik Romantik Yol’un en güneyindeki son şehir. Füssen için hazırladığımız videoyu da izleyerek romantik yol rotası hakkında görsel bilgilere de ulaşabilirsiniz. Hepsi de birbirinden cafcaflı basit bir tabir ile, bu rotayı deneyimlemek gerçekten gezinizi fazlasıyla unutulmaz kılacaktır gezinizin sonrasında, geriye dönüp baktığınızda. Öte yandan Würzburg’la ilgili en önemli bir başka daha özellik var ki, Würzburg şaraplarıyla meşhur. Şehri tepeleyen birçok noktada üzüm bağları yer alıyor ve tüm şehir bu üzüm bağlarının ortasına konuşlanmış durumda. Şehrin dört bir yanında yer alan bu üzümlerle Frankonian şarapları yapılıp başta Almanya olmak üzere Avrupa’nın dört bir yanına ihraç ediliyor.

Öncelikle Würzburg nerede diye düşünenler için bu güzel romantik yol şehrinin nerede yer aldığını açıklayalım 😊 Würzburg bizim de yaşadığımız Bavyera eyaletinin kuzeyinde yer alan, masalsı “Romantik Yol”un başladığı noktada yer alan güzel bir şehir. En kolay ve en ucuz bir şekilde Würzburg’a Bayern Ticket alarak trenle gidebilirsiniz. Eğer Türkiye’den Almanya’ya Romantik Yol kapsamlı bir gezi planlıyorsanız uçak biletinizi Münih, Nürnberg, Frankfurt ya da Ausburg şehirlerine göre satın almanızı öneririz çünkü Würzburg tüm bu şehirlerin ortasında yer alıyor. Bayern Ticket’ı daha detaylı olarak diğer Bavyera eyaleti içinde gezmek için tavsiye ediyoruz. Çünkü hem ekonomik hem de pratik. Hafta içi sabah 9 gece 3 arası, hafta sonu ve tatillerde ise gece 12’den itibaren bir sonraki gecenin 3’üne dek geçerli olan ve 5 kişiye kadar satın alabileceğiniz eyalet içinde dolaşım hakkı bulunan bir bilet Bayern Ticket. Bu arada 15 yaş altı çocuklar için de ücretsiz. Biletin olayı ise yerel bazlı özel ulaşım araçları hariç, Bavyera’daki diğer tüm ulaşım araçlarında geçiyor oluşu. Yani örneğin sabah evinizden ya da otelinizden çıkıp herhangi bir metro durağından Bayern Ticket’ınızı alıp, tren garından trene binip, istediğiniz şehre gidip orada da istediğiniz ulaşım araçlarına binmek ve aynı şekilde aynı biletle evinize kadar dönmek kişi başı 10 Euro’ya mal oluyor. Evet yanlış duymadınız sadece 10 Euro. Şöyle ki bu bileti ne kadar çok insanla alırsanız o kadar ucuza geliyor. İlk kişi 25 Euro veriyor, sonrası içinse 6 Euro artarak devam ediyor ve 5 kişi için toplamda 50 Euro ödüyorsunuz. İki kişi gezmek aslında 31 Euro ama kişi sayısı arttıkça bilet de ucuzluyor. Bileti aldıktan sonra üzerine isimlerinizi yazmayı ihmal etmeyin yoksa para cezası yiyebilirsiniz 😊

Romantik Yol’dan bahsediyoruz yani Bavyera coğrafyasından. Buralar kışın farklı bir güzelliğe sahip bahar ve yazın da apayrı güzelliğe. Ama kışın bazen aşırı soğuk ve karlı olabiliyor bu yüzden eğer aşırı soğuğa gelemeyenlerdenseniz gezinizi sonbahar veya yazın gerçekleştirmenizi tavsiye ederiz. Ama yine de bu romantik yol rotasının her mevsimde apayrı güzellikler sunduğunu da deneyimleyenler olarak belirtmeden geçmeyelim. Kışın gelecekseniz de bu coğrafyanın soğunun hiçbir yerdeki soğuğa benzemediğini hatırlatarak en en ve en kalın kıyafetlerinizi ve mutlaka termal kıyafetler almanızı tavsiye ediyoruz.

Türkiye’den güzeller güzeli Romantik Yol rotası için bir tatil ayarladığınızı düşünerek kurguluyoruz bu yazımızı. Bavyera’ya gelmişken eğer yeme-içme konusunda çok keskin kriterleriniz yoksa Bavyera mutfağından bir şeyler yemenizi tavsiye ederiz. Hem bildiğimiz lezzetlerden farklı, hem de aslında çok da alıştığımızın aksi lezzetler de değil gibi. Örneğin sosis, patates gibi şeyler Bavyera mutfağının vazgeçilmezleri. Biz Würzburg’da birkaç restoranı gezdikten sonra fiyat ve mekanın lokalliği konusunda diğer yerlere göre daha iyi görünen Sternbäck ismindeki Bavyera restoranına girdik ve yemekleri başarılıydı. Zaten restoranın tamamen lokal ve Bavyera kültürünü yansıtan bir yer olması da tercih sebeplerimizden biriydi. Eğer bir Bavyera restoranını merak ediyorsanız Würzburg’da burayı tavsiye ederiz. İçecek konusuna gelecek olursak eğer (geldik bile); Almanların biraları meşhur olsa da, bir değişiklik yapıp Würzburg’da şarap da içmeyi tercih edebilirsiniz çünkü Würzburg’un genel olarak Almanya’da olmadığı bir şekilde (yine de Alman biralarına bir saygı duruşu), şarapları meşhur. Bu gezinizde şarap tadımları yapabilir, Würzburg’un şarap mahzenlerini de gezebilirsiniz ayrıca. Şarap içmek için en güzel noktalardan biri de gezecek yerlerde bahsedeceğimiz Alte Main Köprüsü.

Würzburg çevresindeki diğer şehirlere göre biraz daha büyük olduğu için (Romantik Yol üzerindeki şehirlerden bahsediyoruz) kalacak yer konusunda otel ve benzerlerini tercih edebileceğiniz bir şehir fakat bunun dışında günübirlik gidip gelmeli olarak Nürnberg, Münih, Frankfurt, Ausburg gibi şehirlerde konaklamanızı gerçekleştirerek, Würzburg’a günübirlik sabah evden çıkıp akşam geri dönmeli bir gezi de gerçekleştirebilirsiniz. Konaklma tercihinizi Booking’ten şu linkle yaparsanız %10 indirim kazanabilirsiniz.

6. Würzburg’da Gezilecek Yerler:

Julius Spital Hastanesi: Hem şaraphane hem hastane!

Harika bir mimariye sahip bu hastane aynı zamanda bir şaraphane. O da nasıl oluyor diye düşünebilirsiniz, biz de anlamadık ama gerçekten de öyle. Binaya giriş yaptığınızda solunuzda hastane ve branşlarla ilgili bilgiler yer alırken, sağdaki vitrinde şaraplar ve Würzburg’un şarap tarihine dair bilgiler yer alıyor ve bina tek bir avluya çıkıyor. Avlusu çok güzel olan bu bina özellikle fiyakalı fotoğraf çekmek isteyenler için şehirde değerlendirilebilecek bir nokta olabilir. Derinliği, ışığı, geniş sütunları ve güzel bahçesi ile Würzburg için görülesi güzel bir nokta oldu bizim için. Zaten tren garından çıkıp, dümdüz alışveriş caddesi olan Kaiserstrasse caddesini bitirdikten sonra sağa dönünce burayı fark edip girmek isteyeceksiniz.

Kırmızı beyaz gotikliğin zirvesine çıkmış bu Katolik kilise eski şehrin ana meydanında tüm görkemiyle ziyaretçilerini selamlıyor demek yanlış olmaz. 14. Yüzyıldan beri ayakta olan bu kilise 2. Dünya Savaşı’nda zarar gördükten sonra tekrar yenilenmiş 1950’lerde. Marienkapelle Kilisesi’nin güney girişindeki kapıya dikkatle bakarsanız sağlı sollu sıralanmış kopya Adem ve Havva heykellerini fark edeceksiniz. Bu heykellerin orijinalleri ise aşağıdaki maddelerde bahsettiğimiz Marienberg Kalesi’nin içerisinde sergileniyor.

Bu caddeyi meydanda gezerken ışıl ışıl oluşundan fark edip istemsizce oraya yöneleceksiniz, yani bizde olaylar bu şekilde gerçekleşmişti. Caddenin iki yanı da marka mağazalarla ve butiklerle dolu. Bir ucundan Neumünster diğer ucundan ise Marienkapelle görünüyor. Bizim gittiğimiz dönem görece az turistli bir dönem olduğu için buralarda rahatça gezip, fotoğraflama şansı bulmuştuk.

Schustergasse’nin bir ucundan size göz kırpıyor burası. Eski şehir kısmının gözde ziyaret noktalarından biri Neumünster, barok dış yapısı ve pespembe görüntüsüyle içerisine girmeden bile göz zevkinizi doyuracak yeterli görüntüyü sunuyor. Biz gittiğimizde burası kapalı olduğu için maalesef içine giremedik ama dışından doyasıya izlemeyi ve fotoğraf çekmeyi ihmal etmedik.

Main nehri üzerinde bulunan Alte Mainbrücke ilk etapta bize Prag’ı ve bir müddet sonra üzerine bir de Salzburg’u anımsattığını hesaba kattığımızda Avrupa’da birçok şehirde benzeri çokça olan sıradan bir köprü izlenimi yarattı. Fakat daha sonra fark ettik ki, Würzburg’un şarap markaları iyi yere tezgâh açıp bu köprü üzerinde şarap satışı yapıyor ve insanlar bu köprünün üzerinde ellerinde şarap kadehleriyle köprüyü renklendiriyor. Yalnız ikinci kere belirtelim, özellikle köprüden karşıdaki tepelere bakarken gördüğümüz kale, sıra sıra dizili renkli evlerle kendimizi resmen Salzburg’da gibi hissettik. Salzburg gezi rehberimizi de buraya eklemeden bu maddeyi bitirmeyelim.

Alte Main köprüsüne geldiğinizde kafanızı kaldırın, rahatlıkla bu kaleyi göreceksiniz. Würzburg için tepeden güzel fotoğraf çekmek isteyenler ve kalanin bahçesinde yürüyüş yapmak isteyenlere burayı keşfedebilirler. Biz gittiğimizde vaktimiz kısıtlı olduğu için ve hava çok soğuk olduğu için maalesef buraya çıkamadık. Ama bir sonraki gidişimiz için aklımıza kazıdık ve yaz mevsiminde manzranın tadını çıkarmak ve o lezzetli şaraplardan bir kere daha tatmak için buraya gideceğiz. Dolayısıyla siz de bu deneyimi yaşamak isterseniz ve vaktiniz varsa bizce bir çıkın deriz. Kalenin yamaçlarında bulunan üzüm bağlarını zaten tepeye çıkmadan bile görebiliyorsunuz. Festung Marienberg kalesine çıkınca daha da yakından görme şansınız olacaktır.

Katedral, kilise, katedral…

 

Almanya’nın en büyük Romanesk kiliselerinden biri olan bu katedral, dört bir yanı alışveriş mağazalarıyla kaplı X caddesinin ucunda yer alıyor. 103 metre yüksekliğindeki Dom St. Kilian katedraline belli aralıklarda turlar düzenleniyormuş ama elbette bizim ilgimizi çekmediği için biz bu kısımları dışarıdan izlemekle yetindik.

Würzburg romantik yol rotasında gezdiğimiz üçüncü şehir oldu. Münih’ten 2.5 saat tren yolculuğu ile geldiğimiz Würzburg şehrini bir günde gezmeye çalışıp, gözlemlerimizi sizler için aktardık. Romantik yol rotası hakkında sorularınız ya da deneyimleriniz varsa yorumlara yazmayı ihmal etmeyin. Bir gezi rehberinin daha sonuna geldik. Umarız keyifle gezdiğimiz bir şehri size de keyifle anlatabilmişizdir. Bizi sosyal medya hesaplarımızdan da takip edip yurtdışında yaşam ve seyahat hakkında en güncel bilgilere ulaşabilirsiniz. Facebook, Instagram ve YouTube’da sizleri bekliyoruz!

Sevgiyle kalın!